‘Bina yapılamadan zemin incelenmeli'

“Deprem Gerçeği ve İstanbul” Panelinde konuşan TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar ‘Bina yapılamadan zemin incelenmeli' Bahçelievler Belediyesince gerçekleştirilen Deprem Gerçeği ve İstanbul paneline katılan konuşmacılar, Türkiye'nin

‘Bina yapılamadan zemin incelenmeli'

“Deprem Gerçeği ve İstanbul” Panelinde konuşan TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar ‘Bina yapılamadan zemin incelenmeli' Bahçelievler Belediyesince gerçekleştirilen Deprem Gerçeği ve İstanbul paneline katılan konuşmacılar, Türkiye'nin

‘Bina yapılamadan zemin incelenmeli'
02 Eylül 2009 - 17:54
Reklam

“Deprem Gerçeği ve İstanbul” Panelinde konuşan TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar ‘Bina yapılamadan zemin incelenmeli' Bahçelievler Belediyesince gerçekleştirilen Deprem Gerçeği ve İstanbul paneline katılan konuşmacılar, Türkiye'nin deprem gerçeğinde, İstanbul'u anlattılar. 17 Ağustos 1999'dan sonra yapılan çalışmaların hızlanması gerektiğini belirten konuşmacılar, “Türkiye deprem gerçeğiyle karşı karşıyadır” dediler. Deprem büyük afet Bahçelievler Belediyesi Yeni Sahne'de gerçekleşen panelde konuşan TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar; “Deprem belli başlı afetlerden en zor olanıdır. Gelişmiş ülkelerde insanlar artık su bardaklarını tutuyor, gardıroplarını daha iyi monte ediyor devrilmesin diye ve biz maalesef 1999'daki depremde çok büyük acılar yaşadık. Biz sürekli bu depremleri yaşıyoruz. Ülkemiz gelişmekte olan bir ülke. 1945'lerden sonra kendi yöresinde karnını doyuramayan insanlarımız büyük şehirlere göç etti. İstanbul'un nüfusu bugün 12 milyonun üstüne çıktı. 3 milyonu aşan hane var. Yapılan bir araştırmaya göre bunların yüzde 65 -70'i depreme karşı dayanıksız. 1999 depreminden sonra zemin etüt çalışmalarına daha önem verildi ama bunlar yeterli değil. Özellikle İstanbul, İzmir, Bursa gibi deprem kuşağı olan bölgelerde kentsel dönüşümler yapmamız lazım. Bizim olmazsa olmazımız halkımızın çok iyi bilinçlenmesidir. Halkımız arsa alırken bilinçlenmesi, müteahhitlerimizin ev yaparken bilinçlenmesi çok önemli. İstanbul da 7 şiddetinin üstünde bir depremde 40 milyar ile 70 milyar dolar arasında bir kayıp olacağı söyleniyor ve bunu Türkiye kaldıramaz. Bunun için dere yatakları ve gevşek zemindeki binaları mutlaka kaldırmamız lazım. Depreme dayanıksız binaların yerine yenilerini yapmamız lazım” dedi. Zemin sağlam olmalı Panele konuşmacı olarak katılan Doç. Dr. Recep Hayri Eren ise; “Japonya da binalar sallanıyor ama insanlar kaçmıyor deprem oluyor diye, sadece bardakları tutuyorlar bardaklar devrilmesin diye. İstanbul da nasıl deprem oluyor, kuzey Anadolu fayı 3,7 milyon sene önce Marmara bölgesine gelmiştir. Depremler enerji boşalması oldukça oluyor ama belli aralıkları sakin geçiriyoruz. Biz umuyoruz ki deprem 7 civarında olsun çünkü 7'yi geçtikten sonra işin tavrı değişiyor, görüntüsü, hasarı değişiyor. Kocaeli depreminde zeminin gevşek olması zararı arttırdı. Normalde sağlam görünen bina depreme dayanmıyor zemin etütleri yapılmadığı için. Deprem şiddeti 12 dereceyi bulduğu zaman yer çekimi kalmaz. Sıvılaşan zeminde bina kalkıpta oturduğu zaman şakulünden sapar. Binaları yaparken zemin etütleri yapılmalı ve binalar bu etütlere göre yapılmalıdır” şeklinde konuştu. İnsanı gam, binayı nem öldürür İBB Depren ve Zemin İnceleme Müdürü Mahmut Baş da konuşmasında; “ İstanbul Büyükşehir Belediyesi 4 üniversite ile ortaklaşa deprem master planı yaptı ve bunu parlamentoya ve ilgili bakanlıklara gönderdi. İstanbul'un 1. derecede risk taşıyan bölgelerinin çalışmaları yapıldı. Depremden dolayı kaynaklana bilecek bütün risk çalışmalarımız tamamlandı. İstanbul da olası bir depremle oluşacak heyelanlar karşısında neye karşı karşıya kalacağımızı, çadır kentlerin nerelerde kurulması gerektiği gibi çalışmaları yaptık. Mühendisler Vakfı Başkanı Yusuf Erkoç da yaptığı konuşmada; “ Kapıdaki depremi önemsediğimiz maalesef söylenemez. Anadolu da sık sık “insanı gam, binayı nem öldürür” derler. 20 -30 yıl önce yapılan binalarda maalesef nem binayı öldürmüş. Acı gerçek bu. İnsanları deprem öldürmüyor, depremde dayanıksız çürük binalar insanları öldürüyor” dedi.