Bağcılar Yıldıztepe Mahallesi ve Bahçelievler Cumhuriyet Mahallesi’nin kesiştiği noktada bulunan Metin Sokağın yanında bulunan boş arazinin başıboşluğu, mahalle sakinlerini ayaklandırdı. Büyük bir alana sahip arazinin sahipsizliğinden yakınan vatandaşlar Gazete365’e konuşarak, tepkilerini dile getirdi. Mahallelinin şikâyetçi olduğu bölgeleri fotoğraflarken, bölgeyi işgal eden kimliği belirsiz kişiler tarafından görüntü almamız engellenmek istedi. Mahallenin araya girmesiyle kısa süreli tartışmalar yaşandı.
Boş arazinin ruhsatsız olarak kurulan otopark, hurdalık ve inşaat malzemeleri alanı ile işgal edildiğini iddia eden mahalle sakinleri, tüp kamyonlarının oluşturduğu tehlikeden ve bölgenin asayiş sorunundan şikâyetçi. Bahçelievler Belediyesi, Bağcılar Belediyesi ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ve Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER)’e şikâyetlerini belirttiklerini ve sonuç alamadıklarını anlatan mahalliler, son bir umutla ise Başbakana mektup yazdıklarını söylediler.
ÇOCUKLARIMIZI DIŞARI GÖNDEREMİYORUZ
Mahallede aydınlatmanın yetersiz olduğunu ve bu nedenle havanın kararmasıyla tedirginliklerini daha da arttığını söyleyen mahalle sakinlerinden Aslı Sever, “Tüm şikâyetlerimize rağmen Bahçelievler Belediyesi adeta bu boş araziyi bir düzene sokamamak için çaba sarf ediyor. Buralar inşaat malzemeleri satan yerlere ve otoparka, hurda alanlarına çevriliyor. Bizi en son çileden çıkaran ise araziye konteynır yerleştirmeleri oldu. Burası normalde kamuya ait bir alan olmasına rağmen önüne gelen araziyi işgal etmeye, kullanmaya kalkışıyor” dedi.
Mahalle sakinlerinden Halil İbrahim Sever de, mahallenin içinde bulunduğu tehlikeyi vurgulayarak, “Mahallelinin özenle yeşillendirdiği ağaçlandırdığı alanlarda son zamanlarda alkol ve uyuşturucu kullanımı ile fuhuşa varıncaya kadar çirkin olaylar başladı. Polisi çağırıyoruz ama bu bir çözüm olmuyor. Zabıta geliyor ve komik bir çözüm önerisi olarak ağaçları kesin diyorlar. Ayrıca otoparkın içine tüp kamyonları yerleştirdiler. Hem otopark hem tüp deposu olarak kullanıyor. Bu da adeta tehlikeye davetiye çıkartıyor. şeklinde konuştu.
SEÇİM ZAMANI ELBET KAPIMIZA GELİRLER
30 yıldır aynı mahallede ikamet ettiğini söyleyen ve mahalle halkından imza toplayarak, birçok kuruma şikâyet etmesine rağmen ilgilenilmediğini belirten Sercan Yılmaz ise, “Buraları bizzat ağaçlandıran yeşillendiren kişilerdenim. Buradan biz kamyon kamyon çöpler attık ve buraları kendi imkânlarımızla düzenledik. Ancak uzun zamandır burada işler çığırından çıktı. Burayı işgal etmeye çalışanlar var ve burayı Yeddi Emin otoparkı olarak kullanmak istiyorlar. Biz buranın hurdalık olarak kullanılmasını istemiyoruz. Burası bir spor tesisi, bir kütüphane veya herhangi bir şekilde düzenlenerek kullanılabilir” diye konuştu.
“ Burası Bağcılar ve Bahçelievler sınırında olduğu içinde büyük bir sıkıntı yaşıyoruz” diyen Sercan Yılmaz, “İki belediyeden de destek göremiyoruz. 30 seneden beri bu mahalledeyim Bahçelievler Belediyesi bir kaldırımı bile yapmadı. Sokağın sınırına bakarsanız Bağcılar’da kalan kısmındaki kaldırım ve düzen ile Bahçelievler tarafında kalan ilgisizliği görebilirsiniz. Seçim zamanı yaklaşıyor ve o zaman eminim 10 kere kapımıza gelirler. Bizi bu şekilde mağdur edeceklerse, oy istemeye gelmesinler” diyerek tepki gösterdi.
BURASI DAĞ BAŞI DEĞİL, BAHÇELİEVLER
Korkudan olup bitene ses çıkaramadıklarını ve tehdit edildiklerini ifaden eden mahalle sakinleri, “Buranın pisliğini biz sırtımızda çuvalla taşıyarak attık temizledik. Şimdi ise bu araziyi işgal edenler tarafından tehdit dahi ediliyoruz. Konteynırın içinde kalabalık bir şekilde kalıyorlar. Kaçak elektrik çekiyorlar, kafalarına göre istediklerine burayı kiraya veriyorlar. Köpekler getiriyorlar ve çocuklarımızın üzerine köpekleri salıyorlar. Kimse sesin çıkartmaya korkuyor. Çünkü tehdit ediyorlar ve mafya olduklarını söylüyorlar. Burası dağ başı değil, bu devirde ne mafyası. Belediye burayı şahıslara peşkeş çekeceğine kamu yararına bir yatırım yapsın” şeklinde konuştular.
BAŞBAKANIM, YARDIM EDİN MAĞDURUZ
İşte mahalle halkının sıkıntılarını dile getirmek isteyen Aslı Sever’in Başbakana yazdığı o mektup;
Ben Aslı Sever senelerdir Bağcılar Belediyesi ve Bahçelievler belediyesinin sınırında oturmaktayım. Bu sınır problemi bize çok büyük sorunlar yaşatıyor. Kesinlikle her iki belediyeden de hizmet alamamaktayız. Şikâyetlerimizi bildirdiğimizde biz size döneceğiz, yarın arayın bugün yetkili kişi yok deyip kesinlikle bilgi alamamaktayım. Sayın Başbakanım, senelerdir sizin vermiş olduğunuz belediyecilik hizmetlerinizden hep gurur duymuşuzdur. Ancak alt kademe çalışanlarından bu özveriyi görememekteyiz.
Evim boş bir araziye bakıyor bu arazide insanlar kendi kafalarına göre bahçe çevirmişler, bu bahçelerin içinde fuhuştan, uyuşturucuya, alkole, insan yaralamaya kadar her türlü pislik oluyor, çocuklarımızın geleceğinden endişe ediyoruz tek başımıza gece rahat sokağa çıkamıyoruz, balkonumuzda oturamıyoruz, emniyet güçlerine şikayet ediyoruz, rutin bir kontrol yapılıp gidiliyor serseriler her yeri parsellemişler, iki gündür de her şey çok güzelmiş gibi birde geldiler boş arsaya konteynır koyup içinde sabaha kadar alem yapıyorlar.
Bu arsa Bahçelievler Belediyesi’nin sınırında, ben yetkilileri aramaktan sıkıldı, çünkü hiç bir sonuç alamıyorum. Siz sürekli, “Biz en alt kademeden en üst kademeye kadar halkın yanındayız” diyorsunuz. Biz de buna güvenerek size derdimizi anlatmaya çalıştık. Sayın Başbakanım sizden naçizane ricam; yardım edin mağduruz…
Saygılarımla
Aslı Sever