Onlarca kafenin yer aldığı Bahçelievler Yayla Adnan Kahveci Bulvarı uzerindeki iki ayrı kafe, yıkım şoku yaşadı. Kaçak yapı olduğu gerekçesiyle belediye ekipleri tarafından ön bahçesi yıkılan ve binlerce liralık zarara uğrayan kafelerin işletme sahipleri ateş puskurdu. İsyan eden işletme sahipleri, bomba etkisi yaratacak skandal ruşvet iddiaları ortaya attı.
Cadde uzerindeki tum kafelerde kaçak alanlar olduğunu ileri suren işletme sahipleri, “Bina sakinleri ve belediye ile para konusunda anlaşırsanız, bir sorun olmuyor. Belediye ya geçici ruhsat veriyor ya da göz yumuyor. Biz ruşvet vermedik diye böyle oldu" diyerek tepki gösterdiler.
RÜŞVET ALDIKLARINA DOKUNMUYORLAR
Yıkım sonrası Gazete365’e konuşan Simit kafe konseptinde olan işletmenin sahibi Rabia Çevik ve eşi Cezmi Çevik, “Biz binadakiler rahatsız olmasın diye nargile bile koymadık. Esrar, eroin satan kafeler yıkılmıyor, simit satan kafeyi yıkıyorlar. Ruşvet aldıkları veya tanıdıkları kişilere dokunmuyorlar. Bizim kafemizi yıktılarsa, caddedeki tum kafelerin yıkılması lazım. Çunku birçok kafede kaçak çıkma alan var ve hatta Yayla ışıklardaki marka olan işletme gibi bazı işletmelerde kaldırım işgali bile söz konusu" diye konuştular.
250 Bin lira civarında zararlarının olduğunu ve belediyeyi mahkemeye vereceklerini söyleyen işletmenin sahibi Rabia Çevik ve eşi Cezmi Çevik, “19 Ağustos 2014 yılında bize yıkımla ilgili tebligat geldi. Aradan zaman geçti, biz tadilata girdik. Belediye ekipleri geldi tum yapılanları gördu ve bizi sadece binanın yan tarafındaki alan için uyardılar. Sonra dalga geçer gibi tadilatı tamamlayınca gelip, yıktılar. Hatta yıkma hakları olmayan duvarlarımızı bile yıktılar ve bizi 250 Bin lira civarında zarara uğrattılar. Hakkımızı mahkemede arayacağız" dediler.
100 BİN DOLAR VERMEYİNCE BÖYLE OLDU
Yıkılan bir diğer işletmenin sahibi Mert Orhan da, aynı kaderi paylaştığı simit kafe iletmecilerine benzer skandal iddialarda bulundu. Kısa bir sure önce işletmeyi devraldığını belirten Mert Orhan, “Belediye ile göruştuğumuzde bize herhangi bir yıkım geçekleşmeyeceği noktasında içimiz rahat olması gerektiğini söylediler. Hatta, 'Bir yıkım yapılacaksa, caddedeki tum kafeleri yıkmamız gerekir’ dediler. Ama bugun binadan gelen şikâyeti bahane ederek yıkım gerçekleştirdiler. Kaldırımı kapatan Yayla ışıklardaki marka işletmeyi, yine karşısındaki başka marka olan ve çıkma yapan börekçiyi ve diğer işletmeleri görmuyorlar mı? Bizi enayi yerine koyuyorlar. Sanki biz onlardan ruşvet aldıklarını bilmiyor muyuz?" şeklinde konuştu.
Şikâyetçi olan bina sakininin kendilerinden yuklu bir miktarda para istediğini ileri suren Mert Orhan, “Bizi şikayet eden bina sakini bizden 100 Bin Dolar para istedi. Vermeyince bizi belediyeye şikayet etti. Belediye durumu bahane gösterip, yıkımı gerçekleştirince de gelip, bizi tahrik edercesine davranışlarda, kufurlu söylemlerde bulundu. 'Ne oldu işte şimdi defolup gideceksiniz’ dedi. Biz ruşvet vermeyince, böyle oldu" diye konuştu. 365/Aykut Kaya