“Girilmedik ev, sıkılmadık el bırakmayacağız” sloganıyla harekete geçen ve dikkatleri üzerine toplayan CHP Bahçelievler İlçe Örgütü, yerel basın temsilcileriyle kahvaltıda bir araya geldi. Bahçelievler Hacıbozanoğlulları’ndaki tanışma kahvaltısına CHP Bahçelievler İlçe Başkanı Rıza Akpolat’ın yanı sıra, ilçe yöneticileri ve belediye meclis üyeleri de katıldı.
İlçe Başkanı Rıza Akpolat, kahvaltı öncesinde yerel basın temsilcileriyle tek tek tanışıp, sohbet etti. Yaklaşan yerel seçimler öncesi ilçe örgütünün çalışmalarını anlatan Başkan Rıza Akpolat, gelen sorular üzerine gündemdeki konulara da değindi. Akpolat’ın konuşmasında ön plana çıkan konu ise, halkın barış sürecine bakış açısı oldu.
CHP VARSA, HERKES İÇİN VAR
Yaklaşan yerel seçimler öncesi yoğun çalıştıklarını ve birçok kurum ve kuruluşa ziyaretlerde bulunduklarını söyleyen Başkan Akpolat, “‘CHP varsa, herkes için var’ samimiyetiyle uzun zamandır gerçekleştirdiğimiz bu ziyaretleri basına yansıtmayı pek doğru bulmadık. Çünkü insanlara direk dokunmak, samimi bir ortam sağlamak ve onların samimice sohbet etmek istiyoruz. Aday belirleme sürecine kadar da devam edecek bu ziyaretlerin devamı olarak kahvaltı programlarımız olacak. ‘Girilmedik ev, sıkılmadık el bırakmayacağız’ sloganıyla hareket ederek, halkla sokak temsilcilerimiz tanıştırıyoruz. Bu büyük bir eksiklikti örgütümüzde. Çünkü biz daima televizyonlardaki reklamlar veya dağıttığımız broşürlerle halkın evine girmeye çalıştık. Ama artık önemli bir ağ kurduk ve bu ağı daha da genişleteceğiz. Bunun sonucunda da her insana, her eve ulaşacağız ve aynı şekilde onlar da rahatlıkla bize ulaşacaklar” dedi.
ORTAK AKILLA YÖNETMEYE GELİYORUZ
“Bahçelievler’i ortak akılla yönetmeye geliyoruz” diyen ve ziyaretlerdeki izlenimlerini de aktaran Akpolat, “Samimi konuşmak gerekirse, bazen ‘Niye şimdiye kadar gelmediniz?’ serzenişiyle karşılaşabiliyoruz. Ancak Türk milleti misafirperver olduğu için devamında samimi sohbetlerimiz oluyor ve görüşmelerimizle halkın nabzını tutarak, gereğini yapıyoruz. Örneğin; okullarla yaptığımız görüşmelerde müdürlerin aynı sorunlardan yakındığını gördük. Bununla ilgili de eğitim raporu hazırlayarak, meclise göndereceğiz” şeklinde konuştu.
NEYİN KARŞILIĞINDA BARIŞ OLACAK?
Gazetemizin Genel Yayın Müdürü Melek Bayhan’ın, “Bölgedeki ziyaretlerinizde temas ettiğiniz vatandaşların çözüm sürecine bakış açısı nasıl? Size bu konuda bir şikâyetleri veya temennileri oluyor mu?” sorusu üzerine ise Başkan Akpolat şöyle konuştu:
“Elbette gittiğimiz yerlerde muhabbet ettiğimiz konu barış sürecine de geliyor. Şu bir gerçek ki, kimsenin barışın karşısında durma gibi niyeti yok. Böyle bir düşüncesi de yok. Ancak az önce bahsettiği eğitim sorununu nasıl muhatabı olan eğitimcilerle çözebileceksek, bu da böyledir. Her partiden eşit sayıda temsilcilerin olduğu bir komisyon kurulur, sivil toplum kuruluşlarından da temsilciler alınır ve süreç işler. Ama biz, terör sorunun Akil insanlar diye bir grupla çözmeye çalışıyoruz. Bu ülkenin en büyük sorununu Kadir İnanır ile Hülya Koçyiğit çözecekse, o zaman TBMM’ye gerek yok. Biz barıştan yanayız, ancak barışın şartlarını öğrenmek istiyoruz. Neyin karşılığında barış olacak?Açıkçası hiç kimsenin, halkın, hatta bakanların dahi süreç hakkında net bilgisi yok. Başbakan ile baş danışmanı, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve Apo arasında geçen bir diyalog söz konusu. Yani mektupçu Sırrı Süreyya Önder’i saymazsak bu ülkede sürecin gerçeklerini sadece 5 kişi biliyor. TBMM baypas edilmiş ve CHP oyunbozan olarak gösterilmiş durumda.”
HABUR’DAKİ GİBİ SEÇİM İTTİFAKI MI YAPILDI?
Terörün kısa süreliğine durdurulduğunu, daha önce de seçime yönelik ateşkes anlaşması yapıldığını belirten Akpolat, “Biz 89 raporunda tüm bunları ifade etmiştik. Ancak gerekli önlem alınmadığı için bu sürece geldik” dedi. “
Bilinmeli ki, ülkemiz üzerinde çok tehlikeli oyunlar oynanıyor” diyen Akpolat konuşmasının devamında, “Bizim merak ettiğimiz konu, sonuç Habur olayları gibi mi olacak? Habur’da ne oldu? Terör olamayacağını, ateşkes sağlanacağını söylediler. Ülkenin dört bir yanındaki herkes barış için sustu. Sonra olanları hep birlikte gördük. Seçim yapıldı, hemen sonra terör olayları başladı. Şimdi başkanlık sistemi söz konusu. Biz merak ediyoruz, Habur’da yapılan seçim ittifakının, başkanlık sistemi için yapılıp yapılmadığını merak ediyoruz. Eğer böyleyse durum, yani terör yeniden başlarsa olacakların önüne geçilemez. Rakamlar incelenirse, doğuda da batıda da ağır silahlanmanın arttığını görebilirsiniz. Toplum kamplara bölünüyor, ayrıştırılıyor. Bu süreç güzel sonuca ulaşmazsa sıkıntı büyük” açıklamalarına yer verdi.