Berke Merter kentsel dönüşümde 'asbest' riskini meclise taşıdı

İBB Meclis Üyesi M. Berke Merter, Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı’nın ‘kesin kanserojen’ tanımlanması ile sınıflandırdığı ‘asbest’ riskini meclise taşıdı, bina yıkımlarında önlem alınması için çağrıda bulundu. Merter, dikkat edilmezse 10 ile 40 yıl arasında kanserin artacağını söyledi.

Berke Merter kentsel dönüşümde 'asbest' riskini meclise taşıdı

İBB Meclis Üyesi M. Berke Merter, Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı’nın ‘kesin kanserojen’ tanımlanması ile sınıflandırdığı ‘asbest’ riskini meclise taşıdı, bina yıkımlarında önlem alınması için çağrıda bulundu. Merter, dikkat edilmezse 10 ile 40 yıl arasında kanserin artacağını söyledi.

Berke Merter kentsel dönüşümde 'asbest' riskini meclise taşıdı
29 Kasım 2017 - 09:45 - Güncelleme: 29 Kasım 2017 - 10:23
Reklam

Şüphesiz kentsel dönüşüm İstanbulluları depremin getirdiği risklerden korumak için şart. Ama bir tehlikeden kaçarken acaba başka büyük bir tehditle mi karşı karşıya kalıyoruz? Bahçelievler Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi Üyesi CHP’li Mehmet Berke Merter, işte bu soruyu İBB meclisinde gündeme getirdi.

CHP’li meclis üyesi Berke Merter, kentsel dönüşüm çalışmaları nedeniyle yıkımı yapılan binalarda güvenlik önlemlerinin dışında aslında pek bilinmeyen ama insan sağlığını son derece tehdit eden, kansere neden olabilen ‘asbest’ riskine dikkat çekti. Berke Merter, birçok sektörde kullanılan ve inşaat sektöründe de daha çok ısı ve ses izolasyonunda yaygın olarak görülen ‘asbest’ten zarar görmemek için binaların yıkımında çok dikkatli olunması gerektiğini belirtti. Bu konuyla ilgili çok sayıda yasal düzenleme olduğunu belirten ve bunlara İstanbul’da sadece Kadıköy ve Maltepe belediyelerinin uyduğunu ifade eden Berke Merter, binanın yıkım öncesinde tüm zararlı maddeler arındırılması gerektiğini vurguladı.

Avrupa ülkelerinde 1999 yılında inşaat yapımlarında kullanılması yasaklanan ‘asbest’ riski taşıyan malzemelerin Türkiye’de 2008 yılında ele alınıp, 2010 yılında yasaklandığını dile getiren Berke Merter, verdiği önergeyle İBB’ye ve tüm ilçe belediyelerine 7 soru sordu.

AKCİĞERDE SIVI TOPLAMASI, CİLT YARASI, KANSER…
Asbest’in tanımını yapan ve neden olabileceği hastalıkları anlatan Berke Merter, önergesinde “Asbest, lifli yapıda inorganik ve son derece kanserojen bir maddedir. Solunum ya da içme suyu yoluyla vücuda girdiğinde başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıklara yol açar. Uzmanlar cilde nüfuz etmesinin de mümkün olduğunu düşünmektedirler. Asbestin neden olduğu hastalıkların bazıları; akciğer zarları arasında sıvı toplanması, kireçlenme, akciğer zarı kalınlaşması ve akciğer dokusunda bağ dokusu oluşumu gibi selim hastalıklardır. Ayrıca ciltte yaralara neden olabilir. Birçok organda kanser sorununa yol açabilmektedir. Asbestden dolayı en sık karşılaşılan akciğer kanseri ve malin mezotelyoma olarak adlandırılan akciğer zarı kanseri. Asbest solunduktan sonra etkisi hemen ortaya çıkmadığı, hastalık oluşumu için yaklaşık 10-40 yıl gibi bir süreç gerektirdiği için başlangıçta tehlikenin farkına varılamamaktadır. Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC), her yıl dünyada kanser yapıcı maddeleri düzenli olarak özelliklerine göre gruplara ayırmaktadır. Ajansın kanserojen maddeler listesinde asbest maddesi, ‘kesin kanserojen’ tanımlanması ile 1. Grupta sınıflandırılmıştır” ifadelerini kullandı.

1990 ÖNCESİ TÜM BİNALAR ASBESTLİ…
“İlgili yönetmelikte belirtildiği gibi sökümler bu konuda deneyimli uzmanlar gözetiminde yine bu konuda uzman çalışanlar tarafından belirli şartlara riayet edilerek yapılmalı ve çevreye asbest liflerinin yayılımı engellenmelidir” diyen Berke Merter,  “Bu tür binalarda öncelikle asbest bulunan alanlar belirlenmeli; mümkün olduğu kadar bu asbest içeriği (uygun elbise, koruyucu maske, havalandırma, negatif basınç gibi çalışan sağlığını koruyucu önlemlere dikkat edilerek) temizlenmeli; çıkarılan asbestli malzeme özel kapalı ambalajlarda taşınmalı; yine asbest için özel hazırlanmış hafriyat alanlarına dökülmeli; sonrasında da olası bir yayılımı engellemek için bina uygun şekilde ıslatılarak yıkım gerçekleştirilmelidir. Islatma işlemi de uygun yapılmazsa asbestli içerik akan suyla çevreye yayılabilir ve kuruduktan sonra yine çevredekiler açısından zararlı olabilir. İzmir Tabip Odası Çevre Komisyonu Başkanı Dr. Oya Otyıldız'a göre, herhangi bir binanın sökümü ya da yıkımını yapacak firmaların öncelikle binanın asbest ölçümünü yaptırması gerektiğini vurgulayarak şunları söylemiştir: “Yıkımı gerçekleştirecek olan ve 1990’dan önce yapılan her binada asbest var. Asbesti tespit etmek ve ona göre yıkımı yapmak da yeterli değil. Çünkü bu tehlikeli atığın nasıl imha edileceği bile sorun” sözleriyle durumun ciddiyetine dikkat çekti.

Bu derece ciddi konunu belediyeler tarafından uygulanmamasına tepki gösteren Berke Merter, İstanbul Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere ilçe belediyelerini asbest konusunu daha ciddiye almaya ve İstanbul halkını bu sağlık tehdidine karşı korumaya davet etti, şu soruları sordu:
1) İstanbul Büyükşehir Belediyesi İstanbul halkının sağlığını ciddi bir şekilde tehdit eden asbeste karşı ne gibi önlemler almıştır ve ne tür önlemler almayı düşünüyor?

2) İstanbul'u bekleyen bu sağlık tehdidinin boyutunu tespit eden bilimsel çalışmalar yaptırmayı düşünüyor musunuz? Kontrolsüz kentsel dönüşüm çalışmalarında kaç vatandaşımızın sağlığına ve hayatına mal oldu? Uzun vadede olabilecek bu konuda herhangi bir bilimsel çalışma yapıldı mı?

3) İstanbul genelinde asbest için özel hazırlanmış hafriyat döküm alanları var mı? Varsa nerelerdedir? Çalışanların sağlığı için gerekli önlemler alınıyor mu, çalışma şartlarına uyuluyor mu?

4) İstanbul'da döküm sahalarında asbest ve başka zehirli malzemeler konusunda denetimler yapılıyor mu? Eğer yapılıyor ise bu denetimlerin sonuçları nelerdir?

5) İstanbul'da yıkım ve hafriyat konusunda yönetmenlikler uygulanıyor mu? Bu yönetmelikler İstanbulluları asbest ve başka zehirli maddelerin saçtığı tehlikelerden korumaya yeterli mi?

6) Yıkılan bazı enkazların uzun süre kaldırılmadığı ve çevreye tehlike saçtığı görülmektedir. Bu konuda gerekli denetimler yapılmakta mıdır?

7) Büyükşehir Belediyemizin 31 Aralık 2010 tarihinden önce yaptırmış olduğu binalarımızda, herhangi alanda asbestli malzemeler kullanıldı mı? Kullanıldıysa gerekli önlemlerinin alınarak, Belediye binalarımızda çalışan insanlarımızın sağlığını korumaya davet ediyoruz.

YORUMLAR

  • 0 Yorum