Buzağının ipini kim çözdu?

Fıkra bu ya; şeytan ant içmiş, ''Bu gun hiç gunah işlemeyeceğim'' demiş.

İstirahate çekilmiş. Gun boyu istirahat etmiş. Gun batarken acaba bensiz geçen gunde milletin durumu nedir, ahalinin durumu nedir, caddelerin sokakların durumu nedir" diye dolaşmaya çıkmış.
Bakmış ki bir kadıncağız buzağıyı bağlayıp ineği sağıyor.

Şeytan buzağıya acımış, "Bu gun gunah işlemedim, bari hayır işleyeyim" demiş.
Buzağının ipini çözmuş.

İpinden boşalan buzağı doğru annesinin altına koşmuş. Kafasıyla vurup sut kovasını devirmiş. Sutun devrildiğini gören kadın kızmış, Buzağıyı oradan uzaklaştırmak için bir taş atmış. Taş buzağının başına isabet etmiş, buzağı bağırarak can vermeye başlamış.

Yavrusunun ölduğunu gören inek boynuzlarıyla kadına saldırmış. Kadın imdat diye seslendiğinde evde kocası duymuş, Bakmış ki inek boynuzlarıyla karısını ölduruyor.

Silahını almış, ineği vurup öldurmuş. Silah sesine evdeki delikanlı" neler oluyor" deyip silahını alarak çıkmış.
Bakmış ki annesi kanlar içerisinde, babasının elinde silah.

Sanmış ki babası annesini vurmuş. Babasına "ne hakla annemi öldurursun" demiş ve çekip babasını öldurmuş.
Bu durumu pencereden gören evin genç kızı cinnet geçirmiş ve evi ateşe vermiş, butun mahalle tutuşmuş.
Ve yangını gören halk birbirine sormuş: "Bu buzağının ipini kim çözdu!"

Bu gun Ülkemizin durumu aşağı yukarı aynı. Peki bizim buzağının ipini kim çözdu?

Hep aynı filmi seyretmekten yorulduk ve hep aynı şeyleri söylemekten de adeta dilimizde tuy bitti. Butun bu yaşanan olaylar ''Anormal gidişin normal sonucudur.''

7 Haziran sonrası PKK/HDP ve APO/DEMİRTAŞ kim veya hangi göruşe sahipti ise; 7 Haziran öncesi de aynı kişiler aynı göruşe sahip idiler.

7 Haziran öncesi başta çözum sureci adı altında yurutulen işbirliği olmak uzere APO barış elçisi Demirtaş parlayan bir yıldız olarak gösterilirken seçimlerden sonra birden eski defterlerin karıştırılmaya başlanması ile olaylar patlak verdi ?

Dikkat edilen şey ise APO'nun isminin hiç geçmeden direk siyasi hareket olan HDP ve Demirtaş'a yuklenilmesi oldu.Hatta HDP'yi kasıtla bunların yaptıklarını bilse ''APO bunları sopa ile kovalar'' gibi ilginç değerlendirmelerde bulunan yetkililer de oldu.

Söyleyeceğimiz odur ki ,Sizin işbirliği yaptığınız Demirtaş aynı Demirtaş idi, yani o zaman da abisi dağda ve kendisi PKK'nın siyasi temsilcisi hukmunde idi.

Siz de bunu biliyordunuz.Seçimlerden tek başına AK Parti iktidarı çıkmayınca mı adamın PKK ile ilişkilerini ve kardeşinin dağda olduğunu anladınız.

Buradan yola çıkılınca sanki butun bu olaylar (biz İnşallah öyle değildir desek te) AKP'nin tek başına iktidar olamayınca duğmeye basması ile çıkmış gibi görunuyor.

Bir yandan her gun şehit haberleri gelirken diğer yandan AKP'nin Cumhurbaşkanının da istediği erken seçimler için 7 Haziran seçimlerine göre oyunu ne kadar artırdığı anket firmaları tarafından verilmesi ise sanki bu tezin doğruluğunu ispatlıyor gibi!

İşte tam bu noktada şunu demek isterim ki gerçekten böylesine pis bir oyun için memleket evlatları ateşe atılıyor ise, bu pis oyunun içinde olanlar ve destekçileri bu dunyada istediklerini alsalar bile bu oyuna kurban verilen insanların ve sönen ocakların, dağılan yuvaların hesabını Allah'a veremezler. Kaldı ki ''Allah oyun(tuzak) kuranların en hayırlısıdır.''

2014 yılında yine benzer olaylar olunca Saadet Partisi Genel Başkanı gönul insanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak bey o zaman şu uyarıları yapmıştı; ''Kurduyle, Lazıyla, Çerkeziyle hepimiz bu milletin evlatlarıyız. Bizler Musluman ve kardeşiz.Rabbim bizi kardeş ilan etmiştir. (İnnemel Mu'minune İhve) *Öbur taraftan O Yuce Rab buyuruyor Ki; ''Masum bir cana kıyan tum insanlığı katletmiş gibi gunaha girer' *Ben aziz milletimizi aklı selime davet ediyorum. Sukuna davet ediyorum. Bu ulkenin bir tek serçeyi bile feda etme luksu yoktur!

Cana kıyanın iyisi olmaz. *Kaldı ki biz Kardeşleriz. Rabbimiz bir, kitabımız bir, Peygamberimiz bir, Kıblemiz birdir. Ortada bir problem varsa bu problemi masa başında çözmemiz gerekir.

Kırarak dökerek değil, birbirimizi boğarak, ulkeyi kan gölune getirerek değil, mağazaları, dukkanları ateşe vererek değil. Kardeşlerimizi katlederek değil.

Konuşa konuşa aklı selimi kullanarak; Allah aşkına böyle anlarda akıl işe yaramayacaksa nerede yarayacak o akıl.

AZİZ MİLLETİMİZİ TEKRAR TEKRAR AKLI SELİME DAVET EDİYORUM.
ÖFKEDEN KIRIP DÖKMEDEN ADALET ÇIKMAZ!'' diyerek halkımızı sağduyulu olmaya davet etmişlerdi.
Merhum Erbakan Hocamızın PKK'ya açık yardım ediyor diyerek işlevsiz hale getirdiği dolayısıyla gitmek zorunda kalan ABD'li Çekiç Guç gönderildikten sonra , Neticede olan olaylar,ulkenin ve bölgenin ateş çemberine dönuşmesi bu gun İncirlik hava ussunun yeniden ABD ve İşgal kuvvetleri emrine verilmesi hatta İŞID'ı vurmak için havalanan uçakların Suriye'de 459 sivili bombalaması bize bu olayların kimin işine yaradığının bilinmesi açısından en buyuk göstergedir.

Tekrar başa dönduğumuzde esas buzağının ipini çözen Siyonizm ve onun işbirlikçileridir. Bu gun ulkemizin ve bölgenin sulh ve salahı için ABD,AB,NATO ve benzeri Siyonizmin uşaklarından yardım istemek şeytandan hayır beklemeye benzer.

Biz idarecilerimizin kendilerine gelmelerini butun bu Siyonizm ve işbirlikçileri ile olan ilişkilerini kesip özune dönmelerini istiyoruz. Böylece ulkemizde yeniden İslam kardeşliğinin uygulanması ve herkesin vatandaş olarak aynı haklara sahip olduğunu devletin butun bu hakları herkes için vermek zorunda olduğunu ve vereceklerini bildirmeleri ile kardeşlik yeniden tesis edilecek ve ulkeye huzur gelecektir.

Bölgede ise ''gavurdan dost olmaz'' gerçeğinden yola çıkılarak kurulacak olan İslam Birliği, İslam kardeşliği ve bölge devletleri ile yapılacak muzakereler neticesinde bölge de huzura kavuşacak akıtılan Musluman kanı son bulacaktır İnşallah.

Allah'a Emanet Olun.

Abdullah Akçay