Çocuklarda süt dişleriyle vedalaşmak

Çocuğunuzun süt dişleri sallanmaya başladığında,durumu en sakin şekilde karşılamaya çalışın. Dent Suadiye Pedodonti Uzmanı Dr. Dt .Aysun Garan’ın verdiği bilgiler size bu konuda yardımcı olacaktır.

Çocuklarda süt dişleriyle vedalaşmak

Çocuğunuzun süt dişleri sallanmaya başladığında,durumu en sakin şekilde karşılamaya çalışın. Dent Suadiye Pedodonti Uzmanı Dr. Dt .Aysun Garan’ın verdiği bilgiler size bu konuda yardımcı olacaktır.

Çocuklarda süt dişleriyle vedalaşmak
22 Mart 2012 - 18:20
Reklam

Dişlerdeki devir teslim süreci

Süt dişlerinin düşmeye başlayıp sürekli (kalıcı-daimi) dişlerin ağıza yerleştiği 6-12 yaşları arasındaki döneme "Karışık Dişlenme Dönemi" denir. Çünkü ağızda artık hem süt dişi hem de kalıcı dişler vardır. Bu dönem 12-13 yaşında tüm süt dişlerinin belirli aralıklarla birer birer düşmesi ile sona erer ve "Sürekli Dişlenme Dönemi" başlar. Karışık dişlenme sürecinde milat kabul edilebilecek nokta Birinci Büyük Azı dişinin sürmesidir. Bu diş, herhangi bir süt dişinin yerine sürmeyen 6-7 yaşlarındaki bir çocuğun ağzındaki en son süt azı dişinin arkasında süren kalıcı diştir (6 yaş dişi). Bu nedenle anneler genellikle bu dişi süt dişi sanıp pek de önemsemezler. Oysa 6 yaş dişi etkin çiğnemenin yapıldığı ve çocuğun çene kapanış ilişkisinde rehber diş kabul edilmektedir. Bu dişler çocuğun o bölgeyi iyi fırçalamamasına bağlı olarak ciddi çürük riski altındadırlar. Bu nedenle bu dişlere diş hekimi tarafından koruyucu bir tedavi olan fissür örtücüler uygulanmalıdır

Süt dişlerinin sallanarak düşmesine neden olan mekanizma, alttan gelen kalıcı dişlerin, kökleri oluştukça yukarıya doğru hareket etmeleridir. Sürekli diş böylece üstünde yer alan süt dişinin köküne basınç yaparak süt dişi'nin kökünde erime meydana getirir. Zamanla tamamen eriyen kökleri sebebiyle süt dişleri sallanarak düşer, yerlerine kalıcı dişler geçer.

Sürekli dişlerin sürme yaşı da süt dişlerinin sürmesinde olduğu gibi çocuktan çocuğa değişmektedir. Süt dişlerini geç çıkarmış bir çocuğun sürekli dişlerinin sürme zamanı da orantılı olarak gecikecektir. Bununla beraber erken doğan, tiroid ve büyüme hormonu eksikliği olan çocuklarda sürekli dişlerin sürmesinde gecikmeler yaşanabilmektedir.

Sürekli dişler sürerken ağız içinde birtakım değişiklikler meydana gelebilir.

Bunlar;

Dişetinde kızarıklık Söz konusu bölgede hassasiyet Fırçalama sırasında kanama olarak sıralanabilir.

Ağzın enfeksiyona biraz daha açık olduğu bu dönemde temizliğe daha çok dikkat edilmesi gerekmektedir.

Çocuğunuzun bu dönemi daha doğal ve korkmadan yaşaması için çocuğunuzu bu süreçle ilgili önceden bilgilendirmek, olayı basit bir dille, dramatize etmeden anlatmak oldukça önemlidir. Ayrıca dişlerin sallanmaya başlamasının büyümenin önemli bir belirtisi olduğunun ve bunu büyüyen her çocuğun yaşadığının altı çizilmelidir. Sallanan süt dişlerinin kendiliğinden düşmesi çocukta diş hekimi fobisi oluşturmamak açısından önemlidir. Ancak çok fazla sallanan dişin beslenme sırasında yutulma daha da kötüsü aspire edilme (akciğere kaçması) riski olacağından; çocuğun ebeveyni tarafından ikna edilerek dişin alınması en doğru karar olacaktır.

Süt dişi sallanma sonrası kendiliğinden düştüyse hafif kanama normaldir. Çocuğa bu kanamayı yutması ancak o bölgeyi emmemesi gerektiği belirtilmelidir. Kanama süresi 15 dakikayı geçmiş ise mutlaka pedodontiste başvurulmalıdır.

Elbette ki süt dişinin vakit kaybetmeden çekilmesi gereken durumlar da vardır. Bunlardan birincisi süt dişlerinde herhangi bir sallanma belirtisi olmaksızın farklı yerde konumlanmış sürekli diş varlığıdır. Özellikle alt ön bölgede görülen bu durumda çift sıra diş görüntüsü mevcuttur. Buradaki sürekli dişler üzerindeki süt dişi köklerini eritemedikleri için süt dişi sallanmaz ancak sürekli diş ağız içine sürme işlemine devam ederek farklı konumda sürer.

Süt dişi çekimini gerekli kılan ikinci durum ise süt dişlerinde mevcut olan yoğun enfeksiyondur (iltihap). Süt dişi kökünde yer alan iltihabın altta bulunan sürekli dişte renk ve şekil bozukluğuna neden olmaması adına iltihaplı süt dişinin ağızdan uzaklaştırılıp gerekiyorsa çekim boşluğunun yer tutucu apareyler ile korunmasına özen gösterilmelidir.

Sonuç olarak sürekli dişlerin ağız içinde yer alma süreci dişler arası devir teslim durumudur. Bu görevi teslim alan sürekli dişler ömür boyu ağzımızda kalacak olan dişlerdir. Bu nedenle gerek çürümelere gerekse de kazalara karşı dişlerimizi korumamız gerekir. Unutmamak lazım ki başka yedek dişimiz olmayacaktır.