Türkiye hem içerde hem sınır ötesinde mehmetçiğiyle, polisiyle PKK’nın üzerine yürüyor ve terör örgütüne karşı önemli başarılar elde ediyor. Son olarak HDP Genel Merkezi yeniden terörle silahlı mücadelenin sonlandırılması, PKK ile masaya oturulması ve yeni anayasa talebinde bulundu. Konunun gündeme geldiği Habertürk’teki Türkiye’nin nabzı programında Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek önemli bir çağrı yaptı. Perinçek, HDP’ye oy veren vatandaşlarımıza şöyle seslendi: “Mehmetçiğimize, Türkiye’mize kurşun sıkanlara oy vermeyin. Türk Ordusu’nun PKK’ya karşı başarıları o bölgedeki insanlarımız için de kurtarıcı oluyor. Teröre karşı mücadelenin, HDP tabanında büyük bir karşılığı var. HDP’ye oy vermeleri yanlıştır. Oradaki halk bizim halkımızdır, kardeşimizdir. Onları bu yönde ikna edeceğiz.”

DİĞER PARTİLERE SESLENDİ: "HDP'NİN KAPATILMASINA VAR MISINIZ?"
Perinçek HDP’nin kapatılmasının PKK’ya ağır bir darbe olacağını ve bunun en çok bölge insanına da yarayacağını ifade etti: “HDP kapatılsın, oradaki seçmenimiz ferahlayacak, oh diyecek. Kendini özgür hissedecek. Ben bütün partilerin temsilcilerineşunu soruyorum: ‘HDP’nin kapatılmasına var mısınız?’ Çünkü HDP kapatılırsa, PKK’ya en ağır darbe vurulur, PKK’nın haraç ve militan toplaması önlenir, PKK propagandası engellenir ve bazı partiler de PKK-HDP ile işbirliği yapmaktan kurtarılır.”

KILIÇDAROĞLU’NUN İDDİASI AKLA ZİYAN
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirdiği Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “CHP’lileri sokağa dökme planın olduğu” iddiası da programda tartışıldı. Doğu Perinçek böyle bir planın, Erdoğan yönetimi tarafından yapılma ihtimalini “akla ziyan” buldu. Perinçek, Türkiye’yi muhalefet üzerinden karıştırma planının sahibin ABD olduğunu vurguladı: “Hiçbir iktidar kendi istikrarlı yönetimlerini insanları sokağa dökerek bozmaz. Akla ziyan bir senaryo bu. Ancak bu plan, Amerikalarda, Almanyalarda yapılıyor. ABD’nin meşhur, RAND Corporation’ın Ocak ayındaki raporunda bu planı görüyoruz. ABD bu planda ‘Muhalefeti biz birleştirerek iktidara geliriz’ diyor. Amerikan ve Alman medyası da Sayın Cumhurbaşkanımız için diktatör, otoriter rejim gibi suçlamaları yükseltmeye başladı. Hatta Alman Dışişleri Bakanı Maas bile Erdoğan’ı diktatörlükle suçladı. ‘Türkiye’de diktatörlük var, saray rejimi var’ vs. gibi. RAND Corporation’ın planıyla birleştirdiğimiz zaman; parlamenter yoldan hedefine ulaşamayan ve arkasından FETÖ Darbesi’yle hedefine ulaşamayan ABD, şimdi başka yollardan ortalığı karıştırarak amacına ulaşmak istiyor.”