Gazete365'in Genel Yayın Yönetmeni Melek Bayhan CHP ve MHP ilçe teşkilatları hakkında yaptığı analizi kaleme aldı. Edindiğimiz kanaat ise şu; CHP ve MHP, AK Parti 'nin performansı karşısında aciz kalarak, AK Parti'nin yenilmezliğini, yıkılmazlığını kabullenmiş durumda...
Siyaset kazanının kaynamaya başladığı, aday adaylarının belirlendiği bu gunlerde, CHP ve MHP ilçe yöneticilerine, "Yapamıyorsanız çekin gidin. Koltukları meşgul etmeyin" diyen Melek Bayhan'ın "Ne CHP ne MHP yine AKP" başlıklı yazısı çok konuşulacak.
Ne CHP ne MHP yine AKP!..
Ey CHP yöneticileri ve meclis uyeleri! Ey Ana muhalefet koltuğunda olmanın tatlı keyfini yaşayan arkadaşlar...
Allah keyfinizi bozmasın...
Kurulun şöyle kahvenizi yudumlarken, Ulusal Kanal'ın karşısına. Orada yayınlanan haberleri izleyin, keyif alarak... Sonra da gönlunuzden geçeni ekranda görmenin mutluluğuyla mest olun. Vurun elinizi masanın kenarına. Kukreyin!
-Bu yolsuzluğun, bu talanın, bu kayırmacılığın hesabını sormak lazım.
Karşınızdaki arkadaşınız sizi onaylar, merak etmeyin...
-Sormak lazım elbette... Soracağız...
Olur canım... Sorarsınız elbet... Aceleniz ne... Daha vakit var...
Siz, akşam çekip kapıyı sıcak yuvanıza giderken bir zahmet ilçe teşkilat binasının tabelasındaki ışığı söndurmeyin ki Cumhuriyet Halk Partisi'nin varlığından vatandaş haberdar olsun...
***
Siz ey MHP yöneticileri!
Size de Allah zeval vermesin. Yokluğunuzu göstermesin...
Sakın ola ki tasalanmayın... Dert etmeyin... Bilge Adam Bozkurt Devlet Bahçeli meclis grup toplantılarında sesi kısılana kadar haykırıyor, nasıl olsa...
Açın Bengu Turk TV'yi... Dinleyin Devlet Bahçeli'nin insanın tuylerini urperten haykırışlarını...
Öfkenizi gösterin karşınızdaki ulkudaşınıza...
"Bu böluculuğe izin vermeyeceğiz!" deyin... "Bayrağımızı yere duşurmeyeceğiz, Vatanı kimselere peşkeş çektirmeyeceğiz!" diyerek ant için...
Sonra birbirinizle tokalaşıp işinizin başına dönun... Belediye meclisindeki grup toplantılarında AK Parti'nin ilçeyle ilgili aldığı kararları denetlemek işinden mi söz ediyorum?
Yok canım... Niye zahmet ediyorsunuz, oraya giderek... Kendi işinizin başına gidin...
Orada nasıl olsa AK Parti her istediğini sayısal olarak elde ediyor. CHP'li muhalefet de "dostlar alış verişte görsun" misali el kaldırıp itiraz ediyor. Sonra da karar oylanıp kabul edilerek gunluk tiyatro sahnesi tamamlanıyor.
***
Dostlar hiç kimse alınmasın!.. Durum vaziyet aynen böyle...
Adalet ve Kalkınma Partisi doğru yapıyor, yanlış yapıyor, ama çalışıyor... Gayret ediyor... Surekli kararlar alıyor, aldığı kararları icra ediyor... Israr ediyor... Başarıyor...
Ama bu kararların içinde 'millet menfaatine, ulke menfaatine, milli çıkarlara ters duşen, istismar kokan, kayırmacılık kokan' dediğiniz nice karar karşısında kimse çıkıp da bu yanlışa "dur!" demek için itiraz etmiyor. İtiraz eden arkadaş da ettiği itirazın ardında durmuyor, takipçisi olmuyor.
Niye?
Çunku nasıl olsa karar geçecek duşuncesinde... Halbuki orada itiraz ettiğin an bu itiraz zabıtlara geçecek. Bunu yargıya taşıma imkanın olacak. Yargı taraf tutarsa medyaya verme imkanın olacak. Olmadı sokak sokak, kahve kahve halka gidip bu haksızlığı anlatma imkanın olacak...
Var mı sende bu gayret ve bu azim? Var mı sizde böylesine bir çaba?..
***
Gidin bakın MHP ilçe teşkilatına... Gidin bakın CHP ilçe örgutune...
Bir iki gayretli arkadaş varsa onlara saygı duyuyorum ama genel manzarayı bir basın mensubu olarak şöyle resmediyorum...
Tembel, aciz, yeteneksiz, çalışmayan; odasından sokağa çıkmayan, iktidarda olmasa bile halkın sorunlarıyla partisi adına ilgilenmeyen; yöneticiler, belediye meclis uyeleri ve meclise giremeyen uye adayları sayesinde Belediye Meclislerinde AK Parti istediğini yapıyor... Siz, sakın istikrarı bozmayın, yola devam edin...
CHP etkili muhalefet yapmıyor. MHP gelip denetleme lutfunde bulunmuyor.
Her gun meclisteyiz, her gun sokaktayız... Her gun vatandaşın arasındayız... Meclis AK Parti'nin... Meydan AK Parti 'nin...
***
Edindiğimiz kanaat ise şu... CHP ve MHP, AK Parti 'nin bu performansı karşısında aciz kaldığını ve AK Parti'nin yenilmezliğini ve yıkılmazlığını kabullenmiş durumda...
Buna öğrenilmiş acizlik diyorlar... Çaresi mi?
"Bir daha deneyeceksin..."
Yılmak yok. Durmak yok... Bir daha... Ta ki kazanana kadar...
Bu iradeye sahipseniz buyurun siyaset sizi bekliyor...
Değilseniz lutfen o koltukları ve o makamları işgal etmeyin de vatandaş zaten mağdur iken bir de beyhude umitlenmesin...
Melek Bayhan