Milliyetçi Hareket Partisi Bahçelievler İlçe Başkanlığı “Çanakkale Zaferi ve Şehitlerini Anma” konulu bir anma programı düzenledi. Bahçelievler Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde düzenlenen program Kuranı Kerim İstiklal Marşı ve İstiklal Marşı okunarak başladı. Konuklara, Çanakkale Savaşında mücadele eden, tamamı şehit olan 57. Alay’daki askerlerin bir ay boyunca iki öğün yedikleri kuru ekmek ve üzüm hoşafı ikram edildi. Çanakkale Savaşından kısa kesitler anlatılan sinevizyon gösterisinin yapıldığı programda, Çanakkale ruhu yaşatıldı. Programın sunumuna yapan Arif Nazım, okuduğu şiirlerle ve konuklara söylettiği Çanakkale Türkü, duygusal anların yaşanmasına neden oldu.
Bahçelievler halkını ve partililerin büyük ilgi gösterdiği programa MHP İstanbul İl Başkanı Abdurrahman Başkan ve il yöneticileri, İl Danışmanı Suat Taştan, Ülkü Ocakları Eski Genel Başkanı Azmi Karamahmutoğlu, MHP Küçükçekmece İlçe Başkanı Mesut Yıldırım, Bahçeşehir İlçe Başkanı Aytekin Horosanlı, Zeytinburnu İlçe Başkanı Ahmet Alpaslan, Büyükçemece İlçe Başkanı Alaattin Yavuz Güneş, Soğanlı Mahalle Muhtarı Seyfettin Kara, Bahçelievler Ülkü Ocakları Başkanı Sami Boyzar, Ülkücü İşçiler Derneği Teşkilat Başkanı Bülent Karakoç, MHP Bahçelievler eski ilçe başkanları, Kocasinan Merkez Mahallesi Muhtarı Necmettin Ünalmış, Şirinevler Mahalle Muhtarı Galip Karayiğit, Siyavuşpaşa Mahalle Muhtarı Selami Aykut, Fevzi Çakmak Mahalle Muhtarı Bilal Orhan katıldı.
TARİHTEN DERS ALINABİLİRSE, TARİH TEKERRÜR ETMEZ
Yaşanmış tüm acılara rağmen, izleri asla silinmeyecek bir gerçeğin; Çanakkale Zaferi’nin 97. yıldönümünü anıyoruz diyen MHP İstanbul İl Başkanı Abdurrahman Başkan, “Yaşlısıyla, genciyle, kadınıyla, erkeğiyle üzerimize aldığımız büyük bir manevi sorumluluğu, bir kez daha anma günü, bugün. Galatasaray Lisesi, Konya Lisesi ve İzmir Lisesi’nin bütün öğrencilerinin 1915’te şehit düşmesinden dolayı bir tek mezun bile veremediği bir kahramanlık destanı. Tarih, tekerrürden ibarettir, diye bir söz vardır, ama unutulmamalıdır ki tarihten ders alınabilirse, tarih asla tekerrür etmez. Bugün, milletçe haklı bir gururu yaşarken, diğer bir taraftan da millet olarak tarihten ders çıkarma günüdür. Topa, tüfeğe rağmen geçit vermediğimiz Çanakkale’yi asimile olmaya başlayan kültürümüzle, dejenerasyona uğrayan gençliğimizle teslim etmeye başladığımız bir mücadeledir, bu.
TÜRK MİLLETİ, BUGÜN ÇOK TEHLİKELİ BİR İMTİHAN VERMEKTE
Milliyetçi Hareket Partisi olarak milli birliğimizin ve beraberliğimizin çok büyük bir tehlike altında olduğunu sürekli olarak dile getiriyoruz. Cephede yenik düşmeyen bu milleti yok edebilmenin bir tek yolu vardır ki, o da bu milletin dilini, dinini, kültürünü yok etmektir. Yedi düvele meydan okuyan bir ecdadın torunları olan bu millet, bugün çok tehlikeli bir imtihan vermektedir. Unutulmaması gereken bir şey vardır: Bu devlet üzerindeki işgal emelleri asla bitmeyecek bir gerçektir. Bu coğrafya üzerinde yaşamanın çok büyük bir bedeli vardır. Bu millet de bugün bu bedeli ödemektedir.
DÖNEM 18 MART 1915’TEKİNDEN ÇOK DAHA VAHİM
Bu millet, bu devlet var oldukça, Çanakkale Savaşları asla bitmeyecektir. Bugünün Çanakkale Savaşı dağda teröriste karşı verilen mücadeledir. Bugünün Çanakkale Savaşı ülkeyi parçalamak isteyen hainlere karşı mücadeledir. Çanakkale Savaşı, içindeki vatan sevgisiyle birlikte Seyid Onbaşıları yaratan bir destandır. Aslında, Türküyle, Lazıyla, Kürdüyle, Çerkeziyle bu milletin her bir evladı bir Seyid Onbaşıdır.
İçinde bulunduğumuz dönem 18 Mart 1915’tekinden çok daha vahimdir. Bu sürecin en büyük engeli Milliyetçi Hareket’tir. Türk milleti çok yücedir. Günlü geniştir, özünde insan sevgisi bulunmaktadır. Kin tutmayı beceremeyen bir millettir. Özünde Yunus, Mevlana, Hacı Bektaşlar vardır. Bu yüce millet, canına kast eden bir düşmanı bile misafir kabul edebilmektedir. Devlet adamı, Mustafa Kemal Atatürk de şükürler olsun ki yüce Türk milletinden çıkmıştır. Milli birlikteliğimizin yeniden sınanacağı acı dolu bu büyük imtihanları Canabı Allah milletimize yeniden yaşatmasın.
NEFERİN ŞEHİT, ORDUNUN GAZİ, TARİHİN YENİDEN YAZILDIĞI BİR DESTAN
Geçmişin yadigarı, bu günümüzün teminatı, yarınımızın umudu, çileli yolun yılmaz yolcuları, selam size… Selam size ey ülkü devleri… Neferin şehit, ordunun gazi, tarihin yeniden yazıldığı bir destan, Çanakkale. Çanakkale, 1. Dünya Savaşının en önemli cephesi… Çanakkale, ateş kusan soğuk çeliğin iman dolu göğüste eridiği yer. Çanakkale, Türk’ün savaş sanatının bir defa daha tüm maharetiyle sergilendiği meydan. Çanakkale, torunlarının Mete’ye, Atilla’ya, Alparslan’a layık olduklarının ispatı. Çanakkale, bir defa daha Türk’ün ateşle imtihanı diyerek, sözlerine başlayan MHP Bahçelievler İlçe Başkanı Mehmet Kaya, “Çanakkale, hakkında ne söylense yeterli olunmayacak bir destan. Öyle bir destan ki İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif’in de değdi gibi tarihe sığmayacak bir destan. Şehitlerinin, Bedirde şehit düşen sahabeyle denk sayıldığı, Peygamberin avuç açıp, beklediği bir zafer.
Toprağa düşen neferin tarihe bile sığmadığı, mezarının başına mezar taşı niyetiyle Kabe dikilse ancak yeterli olacak derecede ilahi bir savaş. Çanakkale, gidip de dönmeyen on beşlilerin türküsü. Japonların anlatımıyla 1000 Nagazaki’ye bedel bir ibretlik olay. Ama maalesef Çanakkale bizim için hep bir düş, hep bir destan, hep bir kahramanlık örneği, dilden dile anlattığımız, nesilden nesile aktardığımız.”
GÜN ARTIK ÇANAKKALE’DEN BİLE VAHİM BİR GÜN
Yıllardır hep Çanakkale nutukları atarız; Nasıl üç kıtaya hükmettiğimizi, nasıl küffarı yendiğimizi, ne büyük medeniyetler kurduğumuzu, ne şanlı ecdatlarımızın olduğunu anlattık, yıllarca. Çine set çektiren, ehl-i Salip’e geçit vermeyen, Kostantiniye’yi İstanbul yapan atalar ve onların kahramanlık destanları. Çanakkale, temeli sağlam atılan ama maalesef bitirilemeyen bir eser. Yeter artık Çanakkale destanı anlattığımız. Gün artık Çanakkale’den bile vahim bir gün haline gelmiştir. Boğazları geçemeyen, Anafartalar’da, Conkbayırı’nda tutunamayan, ölüm kusan zırhlılarıyla denize gömülen düşman, neredeyse memleketin bütün kalelerini zapt etmişken, yeter artık hala zafer masallarının ardına sığınmak. Bugün bize düşen zaferlerin ardına sığınmak değil, yeni zaferler yazmaktır. İktisaden, siyaseten, ilmen ve fikren; her alanda yeniden zaferler kazanacağımız günler umuduyla, Çanakkale zaferinin 97. Yıldönümünü kutlar, şehitlerimize rahmet dilerim.” dedi.