“Yureğinin sesini dinle; Saadet’i duyacaksın" sloganıyla yola çıkan Saadet Partisi’nin Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul İl Başkanlığı görevini yuruten Birol Aydın, 1 Kasım seçimlerine öncesinde Gazete365’e özel açıklamalar yaptı. Muhabirimiz Aykut Kaya’ya konuşan Başkan Birol Aydın, 7 Haziran seçimleri sonrasını ve erken seçimleri değerlendirdi, partisinin çözum önerilerini sıraladı.
Daha önce de Kocaeli İl Başkanlığı, Anadolu Gençlik Derneği Genel Merkez Yöneticiliği görevlerinde bulunan ve İstanbul 2. Bölge Milletvekili Adayı 1969 Gumuşhane doğumlu Birol Aydın, bireysel başvuru hakkını kullanarak meclise gireceklerini söyledi.
Siyasi tarihimizde ilk kez seçim hukumetiyle seçime gidiyoruz. Bunu nasıl yorumluyorsunuz?
Ülkemiz, Mayıs 2013’den itibaren seçim atmosferindedir. Önce yerel seçim, sonra cumhurbaşkanlığı seçimleriyle 2014 yılını, 7 Haziran ve 1 Kasım seçimleriyle de 2015 yılını aslında kaybetmiş olduk. Hiçbir stratejik karar almadan 3 yıl geçti. 7 Haziran seçimlerinde millet iradenin verdiği mesaj, koalisyon olmuştu. “Milli iradeye saygı" mitingleri yapanlar 7 Haziran’daki millet iradesini tanımadı.
Bizce, seçim akşamı A partisi şu kadar, B partisi bu kadar oy aldı diye ekranlardan paylaşılan sonuçlardan daha önemli olan; 1 Kasım’da milletimizin ne kazanacağıdır. 2002’de mecliste 2 parti, 2007’de 3 parti, 2015’de 4 parti olmasına rağmen sonuç değişmemiştir. İktidar kadar meclisteki muhalefet partileri de ulkemizin içine duştuğu bu tablonun sorumlusudur.
Bunun için biz Saadet Partililer olarak, ulkemizin yeni bir hikâyeye ihtiyacı olduğunu vurguluyoruz. Meydan siyasetinin, göz boyamanın, kutuplaştırmanın kimseye fayda sağlamadığı ortadadır. Bu açıdan meclise bir aklı-selim lazımdır. Çözum yollarının konuşulacağı bir zemin ve bunu sağlayacak bir lokomotif lazım. İşte bu irade ve lokomotif Saadet Partisi’dir.
7 Haziran ile 1 Kasım seçim sureçlerini arasında ne gibi temel farklılıklar göruyorsunuz?
İki seçim arasında çok önemli farklar yaşanmıştır. İlk olarak; AKP 7 Haziran seçimlerine tek başına iktidar olarak girmişti, 1 Kasım seçimlerine koalisyon olarak giriyor. 7 Haziran öncesinde çözum surecini savunmuştu, şimdi teröru durduracağını iddia ederek giriyor.
Butun bu sureçler gösteriyor ki, “İstikrar sursun" diyenler, 13 yıllık yanlışlarını duzeltmek için 4 yıl daha istiyor ve bu anlamsızdır. Çunku denenmiş olan denenmez. Bakınız, ulkemizin hangi ferdi, hangi yöneticisi, hangi yatırımcısı önceki yıllara göre huzurlu, önunu gören bir algıya sahiptir? Tedirgin ve huzursuz sayısı artıyorsa bu ulke iyi yönetilmiyor demektir. Göruluyor ki, 1 Kasım’da yeni bir seçim yapmak için yepyeni sebeplerimiz var.
İstanbul’un seçim atmosferi nasıl?
Ülkemizin en mahrum şehri İstanbul’dur. Yaşanabilir imkânlardan surekli uzaklaşmaktadır. Eğitim, çevre, guvenlik gibi birçok açıdan azgelişmiş ulke istatistiklerini aşamamaktadır. Yaşayanlar surekli taciz ediliyor. Bir yaşam alanı olarak içinde yaşayanlara sorulmadan dönuşturuluyor ve olumsuzluk giderek artıyor. Bu olumsuzluklar seçmenin tercihine etki edecektir. 7 Haziran’da beş yuz binden fazla geçersiz oy çıkması da bunun bir göstergesidir.
Saadet Partisi’nin çözum önerilerinden bahseder misiniz?
1980’lerde turizm, 1990’larda tekstil, 2000 sonrası ise inşaat uzerinden yapılan balon buyumenin sonuna geldik. Meclisteki tum partiler mevcut ekonomik modele göre yönetmeye taliptir. Bu yuzden 1 Kasım meclis tablosu 7 Haziran ya da öncesinin aynısı olduğunda sonuç değişmeyecek, maalesef borca dayalı balon ekonomi surecektir.
Bu açıdan 1 Kasım’da tertemiz bir sayfa açmak istiyoruz. 76 milyonluk insan kaynağımızı harekete geçirecek tecrube, guven ve donanıma sahibiz. İşte bunun için oylarınızı tertemiz bir geçmişe sahip olan Saadet Partisi’ne bekliyoruz. Reçete ortadadır, seçmenimiz yureğinin sesini dinlediğinde Saadet’i duyacaktır.
Seçim barajı sizi nasıl etkileyecek?
Öncelikle belirtelim ki bu seçimde baraj yok. 2010 referandumu ile değiştirilen anayasa maddeleri ile; 148 maddenin 3.bendine göre bireysel başvuru hakkı seçim barajını ortadan kaldırmıştır. Seçim bölgelerinde milletvekili seçilecek kadar oy alındığında bu hak o partiye verilecektir. Kamuoyunun bildiği gibi hapiste bulunan bazı milletvekili bu şekilde milletvekili hakkını kazanmıştır. Bu yuzden İstanbul’da 3 bölgede de iddialıyız.
Saadet Partimiz, tertemiz geçmişi, tertemiz kadrosu ve ulkemizi ve milletimizi selamete çıkaracak projeleriyle seçimlere hazırdır. Kuşandığı sorumluluğu ile kurtuluşun ve saadetin tek anahtarı olduğunu seçime çalışmaları ile de göstermektedir. Vatandaşlarımızın daha fazla rol alacağı bu yeni dönemin, yapılacak yeni bir tercihle mumkun olacağına yurekten inanıyoruz. Çunku ulkemizin geleceğine sahip çıkmak, yapacağımız tercihe bağlıdır.