“Halkla Kucaklaşma Programı” çerçevesinde İstanbul’un ilçelerinde yerel medya mensupları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, mahalle muhtarları ve çeşitli etkinliklerle bölge halkıyla bir araya gelen Saadet Partisi İstanbul İl Başkanlığı, şimdi de İstanbul’da yayın yapan yerel medya mensupları ile il başkanlığında kahvaltılı bir toplantıda bir araya geldi. Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Selman Esmerer’in yönetim kurulu üyeleriyle katıldığı toplantıya yerel medya mensupları büyük ilgi gösterdi.
ÜLKEMİZ VE İSTANBUL İYİ YÖNETİLMİYOR
Ülkede, İstanbul’da bizim; aynı gemide yolculuk yapıyoruz diyen Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Selman Esmerer ülkenin ve İstanbul’un iyi yönetilmediğini vurguladı. Ulusal medyanın her şeyi tozpembe gösterdiğini söyleyen Selman Esmerer, iktidarın ülkede tarım ve hayvancılığı bitirildiğini, işsizliğin çoğaldığını, vergilerin artırıldığını ve geçim şartlarının her geçen gün zorlaştığını söyledi. Hükümetin dış politikasını ve ekonomi politikasını sert bir dille eleştiren Selman Esmerer, borçlu olan ülkelerin siyasi bağımsızlığının olmayacağını vurguladı. İstanbul’un sorunlarıyla yakından ilgilendiklerini ve 2 yıl sonra yapılacak yerel seçimlerde kan değişimi olacağını söyleyen Selman Esmerer, Milli Görüş Belediyeciliğine tekrar dönüleceğini altını çizdi. Kerametin milli görüşte olduğunu söyleyen Esmerer, “Destan yazan Milli Görüş belediyeleri bugün o hizmetlerin onda birini verememektedir.” diyerek, il ve ilçe belediyelerin rant kapısı haline geldiğini dile getirdi.
İSTANBUL NEFES ALAMIYOR
İstanbul, dünyanın başkenti, emsalsiz, güzel bir şehir, ama güzel İstanbul’umuzun siluetinin değişmekte olduğunu görüyoruz, diyen Esmerer “Ranta dayalı yapılaşma İstanbul’umuzu hızla kuşatıyor. 40 katlı, 50 katlı binaları görmeye başladık. Emanet olarak bizlere bırakılan İstanbul, Osmanlı siluetinin hızla çıkmaktadır. Sadece ranta dayalı bir yapılaşma olduğu için planlamada çok büyük sıkıntıları olan, özellikle alt yapıların çok büyük sıkıntılar oluşturduğu ve İstanbul’un kangreni olan trafik problemi ile karşı karşıyayız. İnsanlarımızın çok ciddi zamanları trafikte geçmektedir. Bu da aşırı derecede strese neden oluyor. İstanbul’da yaşam her geçen gün stresi artan bir yaşama dönüşmektedir. Strese bağlı bir sürü hastalık da yaygınlaşıyor. İstanbul için gerçekleştirmek istenen çılgın proje ile Türkiye’yi İstanbul’a taşımak için bir politika var. Bunu son derece yanlış olarak görüyoruz. İstanbul’un nüfusu şu anda 7 milyon. Eğer, stratejik bir hata yapılır, bütün Türkiye İstanbul’a taşınmaya kalkılırsa, sıkıntılar çok daha büyük olur.”
ALTERNATİF KENTLER OLUŞTURULMALI
İstanbul’u bekleyen bir deprem gerçeği var, diyen Esmerer, “İstanbul’da meydana gelecek ciddi bir deprem İstanbul’u dolayısıyla Türkiye’yi büyük sıkıntıya sokar. Onun için yapılacak iş bütün Türkiye’yi İstanbul’a yığmak değil, illerde planlamalar yapmak, sanayi yatırımları, kalkınma hareketleri gerçekleştirmek, Anadolu’da İstanbul’a alternatif kentler oluşturmak gerekiyor. Başka Ankara ve büyük şehirlerde ekonomik hayat canlandırılarak, İstanbul’a göçü durdurmak gerekir. Zaten, İstanbul artık nefes alamıyor. Siz bunun üstüne yeni yüklemeler yaparsanız, metropol şehir yaşanmaz hale gelir. Fakat böyle bir gayret göremiyoruz.”
ÇILGIN PROJE YERİNE İŞ İMKANI OLUŞTURUN
İstanbul’da çılgın projeler gerçekleştirmek yerine gençlere Anadolu’da istihdam imkanları açmanın gerekliliğini dile getiren Esmerer, İstanbul’da beklenen deprem tehlikesi de göz önüne alındığında şehrin istiap haddini doldurduğunun artık farkına varılması gerektiğini söyledi.
YEREL MEDYANIN HAKLARI VERİLMELİ
İstanbul’da yerel medya mensubu olmanın sıkıntılarından da bahseden Esmerer, yerel medya mensuplarına ulusal basın mensupları ile aynı hakların verilmesi gerektiğine vurgu yaparak, “İstanbul’da her gün yayınlanan yerel gazeteler var. Bu gazeteler ilçelerinde gündemi bile belirleyebiliyorlarsa onları görmezden gelemezsiniz. Yerel medya mensupları basın camiasının kılcal damarlarıdır” şeklinde konuştu.
