Yetmiş ilde örgütlenmesini tamamlayarak partileşme sürecini devam ettiren Türkiye Değişim Hareketi taraftarları, İstanbul`da ilk büyük toplantısını yaptı. Haftalar öncesinden billboardlarda tanıtımları yapılan Mustafa Sarıgül ve Türkiye Değişim Hareketi`nin `İktidar Yolunda İstanbul Buluşması` Abdi İpekçi Spor Salonu`nda gerçekleşti. Sarıgül taraftarı binlerce vatandaş sabah saatlerinden itibaren salonu ve çevresini doldurmaya başladı. Etkinliğe hareketin kurucu üyeleri, sanatçı Ali Kocatepe`nin de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi katıldı. Hedefimiz Ak Parti'den İktidarı Almaktır Bugün çok mutluyum. Bu tarihi toplantı ile, Türkiye'de bugün yeni bir sayfa açılıyor. Bugün yeni bir gün başlıyor. Bugün yeni bir güneş doğuyor. Bu toplantı, yakın gelecekteki iktidarımızın işaret fişeğidir! Mücadelemiz, bireysel değil, “hepimizin” mücadelesidir. Halkımızın mücadelesidir, sizlerin mücadelesidir. Ne mutlu bizlere ki bu tarihi toplantıya tanıklık ediyoruz. Gün gelecek; çocuklarımıza, torunlarımıza, bu toplantıyı gururla anlatacağız! Gelecekte bu günleri hatırlayacaksınız. “Ben de oradaydım” diyeceksiniz. “Ben de oradaydım” diye gururla anlatacaksınız. Sizlere söz veriyorum: Bir tek hedefimiz vardır: Yurttaşlarımız için iktidar olmak! Yurttaşlarımızın iktidarını sağlamak! Görünen gerçek odur ki; bizden başka bunu başaracak bir hareket yoktur. Bizden başka, halkın gücünü arkasına alan başka bir hareket de yoktur! Türkiye Değişim Hareketinden başka, dalga dalga yayılan başka bir hareket yoktur. Sizlerden başka, bu kadar güçlü bir hareketi başlatacak güç de yoktur. Bizim ilk hedefimiz İktidarın mührünü Ak Parti'den almaktır. Mevcut muhalefet partilerinin, bunu yapamayacakları her seçimde defalarca görülmüştür. Bunu, mutlaka biz başaracağız. Bundan hiç kuşkum yoktur. Türkiye tıkandı Değerli yurttaşlarım, gerçekler ortadadır. Bugün Türkiye tıkanmıştır, Türkiye mutsuzdur. Türkiye'nin beklemeye tahammülü yoktur. Ama bugün muhalefet, bugünkü iktidara alternatif olamıyor. Halkımız artık değişim istiyor. Tarih, harekete geçmemizi bekliyor. Bugün bunun için buradayız! Bugün cesur adımlar atmazsak yarın Türkiye çok şey kaybedecek! Biz, “siftah yapmadan akşamı getiren” esnafımız için yollardayız. Mazot parası bulamadığı için traktörünü satan, çiftçilerimiz için yollardayız. Biz, düşük ücretle emek tüketen, sesini duyuramayan, işini kaybetmekten korkan çalışanlarımız için, alın teri için, emek için yollardayız. Biz, işletmesini çalışır halde tutmak için çırpınan, ürettiğini satamayan sanayicimiz, girişimcimiz için yollardayız. Biz, dul ve yetimlerimiz, engelli vatandaşlarımız, emeklilerimiz için yollardayız. Ev kadınlarımız, dertli ve mutsuz. Emeklimiz, yoksul ve mutsuz. Gençlerimiz, işsiz, ümitsiz ve de mutsuz. Emeklilerimiz, yaşlılarımız hastane kapılarında ömür tüketiyor. Yoksul vatandaşlarımız, parası olmadığı için tedavi olamıyor. İşte biz, bu perişan tabloyu değiştirmek için yollardayız. Sizler çocuklarınızı okutmak, iyi bir iş sahibi olmalarını sağlamak için her imkanı seferber ediyorsunuz. Biz istiyoruz ki, her yerde en iyi okullar olsun! Çocuklarımız yaratıcı ve özgür yetişsin! En çağdaş, en kaliteli eğitimi alsın. Türkiye'nin en önemli hedefi bu olsun! İşte biz, böyle bir hedefe ulaşmak için yollardayız! Bugün üniversite mezunu gençlerimiz işsiz! Bir evde, üniversite mezunu bir genç işsizse, o evde mutluluk olur mu? Bugün, ne yazık ki geçimini sağlayamayan milyonlarca işsiz var. Soruyorum: Bir ülkenin bundan daha önemli bir sorunu olabilir mi? Soruyorum: Böyle bir ülkede sosyal adaletten bahsedilebilir mi? Bizim en önemli hedefimiz, işsiz gençlerimize iş sağlamak olacaktır! Bizim başarı ölçümüz bu olacaktır! İktidar ve Muhalefet Sorunları Çözemiyor Bugün Ankara'daki siyasetçiler, iktidarıyla ve muhalefetiyle, sorunlarımıza çözüm üretmek yerine, yapay gündemlerle vakit geçiriyorlar. Günlerini gün ediyorlar, insanımızı oyalıyorlar. Son tartışmaları hep birlikte izledik. “Birlik ve beraberlik” diyenler, “açılım” diyenler, birbirlerine en ağır sözleri söylüyorlar. Bu nasıl bir samimiyettir? Biz baştan beri hep “aynı doğruyu” söylüyoruz. Ulusal sorunlar, siyasal çıkar malzemesi yapılamaz. Ulusal sorunlarla oy avcılığı hiç yapılamaz. Ulusal sorunları, o parti, bu parti değil, bütün partiler bir araya gelip “mutabakatla” çözmelidir. Bu mutabakata, “sivil toplum kuruluşları” da katılmalıdır. Yurttaşlarımız da katılmalıdır. Aksi halde, bugün olduğu gibi, siyaset gerginleşir, toplum kutuplaşır! Bundan birileri faydalanır, ama ne yazık ki Türkiye'ye fayda gelmez. İktidara bakınız: İktidar, devlet kurumları ile kavgalı, yargı ile kavgalı, üniversiteler ile kavgalı, işverenler ile kavgalı, medya ile kavgalı, çalışanlarla kavgalı! Muhalefete bakınız: Muhalefet somut çözüm koyamıyor. Muhalefet heyecansız, artık dermanı kalmamış. Muhalefet umut vermiyor. Muhalefet laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyetini koruyamıyor, koltuklarını korumaya çalışıyor. Türkiye Çaresiz Değil Türkiye'nin önünde büyük bir kısır döngü var! Seçim zamanı halkımız, oyunu gönülsüz veriyor. Sonra ne oluyor? İktidar partisine oy verenler; “pişman”! Muhalefete oy verenler de “elim kırılaydı” diyor. Çünkü bugüne kadar halkımızın önünde “alternatif” yoktu! Ama artık var! Çaresiz günler geride kalıyor. Türkiye Değişim Hareketi, halkımızın karşısına yeni ve büyük bir alternatif olarak geliyor. Türkiye Değişim Hareketi, “pişman” olanları da, “elim kırılaydı” diyenleri de kucaklamak üzere geliyor. Yurttaşlarımız, yeni bir siyaset, yeni bir anlayış, yeni bir enerji arıyor. Oysa yurttaşlarımız, gönül rahatlığı ile gidip, güvenle oy vereceği partiyi arıyor. Hiç şüphem yok ki; halkımızın beklediği değişimi ancak ve ancak, yeni bir siyasi anlayış gerçekleştirebilir. Bu siyasi anlayış, topluma güven vermelidir, ulusal uzlaşmayı gerçekleştirmelidir, halkın geleceğe umutla bakmasını sağlamalıdır, ayrışma yerine bütünleşmeyi getirmelidir. Bu siyasi anlayışın yolu, sevgi yolu olmalıdır. Bu siyasi anlayış, inançlara saygılı laikliği, adaleti, üretimi, paylaşmayı, özgürlükleri ve koşulsuz demokrasiyi ön plana çıkarmalıdır. Bunu yapacak olan tek güç, Türkiye Değişim Hareketi'dir. Türkiye'nin Sorunlarını Biz Çözeriz Türkiye Değişim Hareketi olarak, hedefimiz çok açıktır: Toplumdaki kutuplaşmayı sona erdireceğiz. Barışı ve kardeşliği sağlayacağız. Halkımızın ekonomik ve sosyal sorunlarını biz çözeceğiz. Çağdaş okulları, teknolojik üretim tesisleri, şampiyon sporcuları, yaratıcı sanatçıları ile dünyada öne çıkan, yeni bir Türkiye için çalışacağız. Şunu özellikle bilmenizi rica ediyorum; çok ama çok halisane ve temiz düşüncelerle yola çıkıyoruz. Cesaretimizi ve yeteneklerimizi birleştireceğiz. Mutlaka güçlü ve kararlı olacağız. Zorluklara beraberce göğüs gereceğiz. Birbirimize sarılacağız, merhamet ağıyla birbirimize sarılacağız. Çünkü biliyoruz ki mücadelemizde haklıyız. Sizden Biri Olarak İktidara Talibim Biz bu yola, kimliğimizi, kişiliğimizi, 35 yıllık siyasi birikimimizi koyuyoruz! Başaracağıma inanmasaydım, 18 yaşında gençlik kolları başkanı olamazdım. 30 yaşında milletvekili olamazdım. Bunların mümkün olduğuna inanmasaydım, bugün burada olamazdım. Bugün, buradayım. Sizlerin sevgisiyle buradayım. Yurttaşlarımın desteğiyle buradayım. Hiç şüphem yok ki sizin sevginizle, her engeli aşacağız! Ben kardeşiniz Mustafa Sarıgül. Sizden biriyim. İçinizden geldim. Birçoğunuz gibi, mütevazı bir ailenin çocuğuyum. Birçoğunuz gibi Anadolu'nun bir köyünde doğdum. Küçük yaşlarda İstanbul'a geldim. Bir göz odada ders çalıştım, güç koşullarda okudum. Her işi yaptım, hiç ama hiç yılmadım. Aslımı, neslimi hiçbir zaman inkar etmedim. Geleneklerime hep bağlı kaldım. Siyasetin her kademesinde görev yaptım. Siyasette en önemli görevlere “seçilerek” geldim. Hiçbir zaman sistemin adamı olmadım. Sistemin aksayan yönlerine hep başkaldırdım. Demokratik mücadelenin ne olduğunu ben “çok iyi” bilirim. Girdiğim her mücadelede başarılı oldum. Çünkü çok çalıştım. Gece gündüz halkımın yanında oldum. Emeğin, sevginin ve haklı mücadelenin eninde sonunda kazanacağını biliyordum. Şimdi Türkiyemizin önünde tarihi bir fırsat var. Gelin, bu fırsatı hep birlikte kullanalım. Çocuklarımıza, torunlarımıza aydınlık ve zengin bir ülke bırakabilmek için, iktidarın mührünü Ak Parti'den alalım! Bizim Ötekimiz Olmayacak Türkiye Değişim Hareketi'nin “iktidar yolculuğu”nda iki büyük gücü vardır; hakka inanmak, halkımıza güvenmek! Bize soruyorlar:“Türkiye Değişim Hareketi neye güveniyor?” Sadece ve sadece halkımıza güveniyoruz. Önümüzde halkımız var, yanımızda halkımız var. Bize soruyorlar: “Türkiye Değişim Hareket neyi savunuyor?” Açıkça söylüyorum: Türkiye Değişim Hareketi, emekten yana, barıştan, demokrasiden, özgürlükten, adaletten, varlıktan, bereketten yana bir harekettir. Türkiye Değişim Hareketi, hukuktan ve medeniyetten yanadır. Türkiye Değişim Hareketi, sevgiyi ve bilgiyi halkımızla paylaşmaktan yanadır. Türkiye Değişim Hareketi, doğaya ve çevreye duyarlıdır. Herkesin bilmesini isterim ki bizim sadece kırsalımız, sadece sahilimiz yok! Biz Türkiye'yiz dostlarım, biz Türkiye'yiz! Herkesin bilmesini isterim ki bizim asla “ötekimiz” olmayacaktır. Doğulu da bizim batılı da bizim. Cami de, cemevi de, kilise de, sinagog da bizim. Başı açık olan da, başı kapalı olan da bizim. Bizim hareketimizde dil farkı, din, ırk, kültür, mezhep farkı olmayacak. Herkes dilini, kültürünü özgürce yaşasın istiyoruz. Özgürlükler, insan hakları, en üst düzeyde yaşama geçsin istiyoruz. Bayrağımıza, toprağımıza, geleneklerimize bağlıyız. Atatürk'ümüzü asla siyaset malzemesi yapmayacağız, yaptırmayacağız! İnançlarımıza saygılıyız. İnançlarımızı asla siyaset malzemesi yapmayacağız, yaptırmayacağız! Siyasi Çizgimiz Emekten ve Alınterinden Yanadır Bu değişim yolculuğunda, bu büyük yürüyüşte, bizim siyasi çizgimiz emekten ve alın terinden yanadır. Bizim çizgimiz üretimden, serbest girişimden ve adil paylaşımdan yanadır. Bizim çizgimiz, demokratik haklar ve özgürlüklerden yanadır. Bizim çizgimiz ülkemizin bağımsızlığını ve ulusal birliğimizi korumaktır. Çizgimizi ve ilkelerimizi korurken, toplumun her kesimini kucaklayacağız. Herkesin sevgisini daha çok kazanacağız. Siyasi tarihimizin bütün birikimlerinden yararlanacağız. Bayrağımıza, toprağımıza bağlı, ulusal birlikten yana olan herkese kapımız sonuna kadar açıktır. Türkiye'nin Düğümlerini Çözeceğiz Şundan emin olunuz: Türkiye'nin düğümlerini cesaretle biz çözeceğiz. Türkiye'nin önünü tıkayan bütün sorunların üzerine cesaretle biz gideceğiz. En önemli sorunumuz işsizliktir. İktidar, bu konuda sınıfta kalmıştır. Muhalefet yerinden memnundur. “İktidar olma”, “sorunları çözme” iddiasından yoksundur. Bizim ekonomide temel hedefimiz işsizliği ortadan kaldırmaktır. İşsizliği azaltmanın tek yolu yatırımı ve üretimi arttırmaktır. Bu da ülkemizin zenginliklerini halkımızın hizmetine sunmakla mümkündür. Biz işletmelerimizi çalışır ve üretir hale getireceğiz. Daha da önemlisi, yeni bir kalkınma programı hazırlayacağız. İthal edip tüketen, borç yiyen değil, daha çok üreten ve İhraç eden, kazandığını yatıran, istihdamı arttıran, çevreyi koruyan yeni bir ekonomi oluşturacağız. Bizim anlayışımız, 21.yüzyılın sosyal demokrasi anlayışıdır. Hareketimiz, Türkiye Cumhuriyeti için olduğu kadar, dünya için de model olacaktır. Türkiye'nin En Demokratik Partisi Olacağız Türkiye'nin en demokratik partisini biz kuracağız. Seçimle gelen kurullar seçimle gidecektir. Partimizde gece darbeleri olmayacaktır. Lidere bağlı değil, halka bağlı demokrasiyi gerçekleştireceğiz. “Küçük olsun benim olsun” anlayışına son vereceğiz. “Büyük olsun Türkiye Cumhuriyeti'nin olsun” diyeceğiz. Partimizde yarışma adaleti olacaktır. Partimizde çok çalışanlar, hak edenler seçilecektir. Partimizde yağcılara, ”evet efendimcilere”, yozlaşmış yandaşlığa asla izin vermeyeceğiz. Milletvekilleri, belediye başkanları, il genel meclis üyeleri partiye kayıtlı üyelerin katılımı ile ve önseçimle seçilecektir. İlçe başkanları, delegelerle değil, ilçeye kayıtlı tüm üyelerin oylarıyla seçilecektir. Siyasi partiler kanununu ve seçim sistemini mutlaka değiştireceğiz. En güvenilir, en huzur veren siyasi parti biz olacağız. Ayrım yapmadan, işini “en iyi bilenlerle” çalışacağız. Nitelikli, çalışkan, cesur yüreklerden oluşan bir kadro kuracağız. Sizin içinizdeki, yeni isimleri, yeni yüzleri, yeni cevherleri Türk siyasetine kazandıracağız. Buradan gençlerimize seslenmek istiyorum: Sevgili gençler! Gücünüze inanın ve geleceğe umutla bakın. Korkmayın, cesur olun. Sorgulayın, sabırlı olun. Enerjinizi ve gücünüzü sabırla ve cesaretle ortak yürüyüşe katın, çalışın. Ben de çok genç yaşta siyasete girdim. Korkmadım, çekinmedim, cesaretle sorunların üzerine gittim. Başarılı oldum. Mücadelem sizlere örnek olsun. Sevgili gençler! Sizleri siyasette daha çok görmek istiyorum. Çünkü gençler olmadan, gerçek bir değişim olamaz. Türkiye Değişim Hareketi'ne katılın. Türkiye Değişim Hareketi, gençlerimizin omuzlarında yükselecek ve şahlanacaktır. Geleceğin belediye başkanları da, milletvekilleri de, bakanları da sizlersiniz. Türkiye'yi yönetmeye hazırlanın. Bu hedefe ulaşabilmek için, bugünden itibaren gecenizi gündüzünüze katmalısınız. Hareketimizi herkese anlatmalısınız. Geleceğinize sahip çıkın çünkü siz değiştireceksiniz! Bu uzun yolculukta kadınlarımızdan büyük destek bekliyorum. Kadınlarımızın da siyasete katılmaları için büyük destek vereceğiz. Hiçbir partide verilmeyen değeri bizim partimiz kadınlarımıza verecektir. Yönetim kadromuzun yarısı kadınlarımız ve gençlerimizden oluşacaktır. Partimizin her kademesinde en az %25 kadın temsilini mutlaka sağlayacağız. Artık Zaman Geldi Artık zamanı gelmiştir: Türkiye Değişim Hareketi'nin iktidar zamanı gelmiştir. Artık “sizden-bizden” ayrımının sonu gelmiştir. Bütün yurttaşlarımızın kucaklaşma zamanı gelmiştir. Kavganın değil sevginin, hırçınlığın değil uyumun, haksızlığın değil paylaşmanın, birbirimizi ve ülkemizin kurumlarını yıpratmanın değil uzlaşma ve yeniden yapılandırmanın zamanı gelmiştir. Bunu ancak yepyeni bir hareket gerçekleştirilebilir. Bunu ancak halkın sevgisini kazananlar yapabilir. Bütün bunlar şunu söylüyor sevgili vatandaşlarım: Siz, “yola çıkın” dediniz. Biz de “Türkiye Değişim Hareketi olarak” yola çıktık. Daha ortada parti yokken bu büyük desteği verdiniz. Şimdi görevimiz bunun gereğini yapmaktır. Şimdi görevimiz Türkiye Değişim Hareketini iktidar yapmaktır! Bu hareket bir halk hareketidir. Bu tarihi bir fırsattır. Tarih yazan herkes risk almıştır. Biz de bu riski alıyoruz. Tarih, zor işten çıkan kahramanları yazar. Hepimiz tırnaklarımızla kazıya kazıya geliyoruz. Biz artık yol arkadaşıyız. Mücadele arkadaşıyız. Birbirimize merhamet ağıyla bağlıyız. Tasada, kederde ve kıvançta bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız. Biz her zaman güçlü ve cesur olacağız. Adaletsizlik karşısında güçlü ve cesur olacağız. Ön yargı karşısında güçlü ve cesur olacağız. İşsizlik ve umutsuzluk karşısında güçlü ve cesur olacağız. Güçlüklerden “daha güçlü çıkacağız.” “Daha güçlü ve zengin Türkiye”ye birlikte ulaşacağız. Lütfen kendinize güvenin. Yaptığınıza inanın ve inandığınızı yapın. Seferberlik ilan edin. Bu hareketi, herkese anlatın. Çalmadığınız kapı, sıkmadığınız el kalmasın. Sevginizi gösterin. Düğümleri siz çözeceksiniz. Geleceği siz tayin edeceksiniz. Dikeni battığı yerden siz çıkaracaksınız. Diğer Partilerin Dönemi Bitti Diğerlerinin dönemi artık bitti. Türkiye'nin geleceği sizsiniz. Diğerleri batan güneştir. Doğan güneş sizsiniz. Diğerleri yıllardır söyleyeceklerini söylediler, artık konuşacak olan sizsiniz. Diğerleri birçok kez sandığa gittiler ama sandığın dibinde kaldılar. Artık sandıklar açıldığında yüzü gülecek olan sizsiniz. Ülkemizin her yanına sevgi ekin, dostluk ekin, barış ekin, kardeşlik ekin, umut ekin, fikir ekin, dostlarınıza, arkadaşlarınıza moral ve enerji aşılayın. Onları büyük güne hazırlayın. Ankara'daki devir teslime hazırlayın. Halkımız kararını verdi. Türkiye, değişim için yola çıktı. Ankara'ya gidiyoruz. Vakit geçirmeye değil, günümüzü gün etmeye değil, iktidarın mührünü teslim almaya gidiyoruz. Kiracı olmaya değil, kalıcı olmaya gidiyoruz. Laf üretmeye değil, sorunları çözmeye ve Türkiye'yi şahlandırmaya gidiyoruz. Ezberleri bozmaya, fark yaratmaya gidiyoruz. Türkiyemizi, mutlu yarınlara, onurlu bir geleceğe taşıyacak siyasi iradeyi oluşturmak için yola çıkıyoruz. Yeni yılda, yeni iktidar için Ankara'ya gidiyoruz. Değişimin siyasi önderi olmak için yola çıkıyoruz. Daha huzurlu, daha gelişmiş, daha eşit, daha özgür, ötekisi olmayan, hukuku ve medeniyeti özümsemiş, sevgiyi ve bilgiyi paylaşarak çoğaltan, varlığı ve bereketi zengin yeni bir Türkiye için yola çıkıyoruz. Gözünüz aydın olsun. Zamanı gelmiştir, vakit tamamdır. Türkiye Değişim Hareketi, iktidara gelecektir. Hepinize bu büyük yolculukta başarılar diliyorum. Bu duygularla hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Yolunuz açık olsun. Işığınız bol olsun. Yüreğiniz aydınlık olsun.
Salona sığmadılar
Yetmiş ilde örgütlenmesini tamamlayarak partileşme sürecini devam ettiren Türkiye Değişim Hareketi taraftarları, İstanbul`da ilk büyük toplantısını yaptı. Haftalar öncesinden billboardlarda tanıtımları yapılan Mustafa Sarıgül ve Türkiye Değişim Hareketi`n
24 Kasım 2009 - 17:29