Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Bağcılar Şubesi, Ramazan öncesi üyeleriyle kahvaltıda buluştu. Yoğun katılımın yaşandığı kahvaltıda konuşan TÜKODER Bağcılar Şubesi Başkan Yardımcısı Avukat İsmail Öztürk, elektrik kayıp kaçak bedeli konusunda meclisten geçen tasarı hakkında tepkili konuştu.
Daha önce kısmen önü açılan kayıp kaçak bedelinin talebi durumunun son yasayla tamamen engellendiğini ifade eden ve “Mecliste kaçak var” diyerek duruma tepki gösteren Av. İsmail Öztürk, “3 Haziran Cuma günü meclisi elektrik çarptı. Bilmem sesini duyabildiniz mi? Bu öyle bir çarpma ki yaklaşık 18 milyon elektrik abonesini doğrudan, 78 milyon civarındaki tüketici grubunu ise dolaylı olarak etkiledi. Çarpan elektrik, fiziksel zararlara yol açmadı. Fakat tüketiciye verdiği ekonomik kayıpları, 220 voltluk elektriğe kapılmaktan daha beter” şeklinde konuştu.
Elektrik kayıp kaçak bedeli konusunda bilgilendirme yaparak sözlerine başlayan İsmail Öztürk, “Elektrik enerjisinin üretiminden, tüketicilere ulaştırılıncaya kadar oluşan elektrik eksikliği Kayıp Bedeli olarak; Enerji nakil hatlarından çeşitli sebeplerle sayaçtan geçirilmeksizin, herhangi bir bedel ödemeden kullanılan elektrik bedeli de Kaçak Bedeli olarak adlandırılmakta ve diğer kullanıcı abonelere yansıtılmaktadır” dedi.

HUKUKUN GÖZYAŞLARI İÇİNDE KABUL EDİLDİ
Gerek tüketici olarak, gerekse tüketici örgütleri olarak, hükümetten olumlu bir perspektif beklerken, hüsrana uğradıklarını söyleyen İsmail Öztürk, Deyim yerindeyse, hükümet, tüketicilerin kalesine 90’dan çok güzel bir gol atmıştır. Kayıplarımızın giderilmesi bir yana bu kayıplar daha bir derinleştirilmiş ve kalıcı hale getirilmiştir. İşte bu kanunun adı ‘Elektrik Piyasası Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’dur. 03.06.2016 günlü meclis oturumunda, hukukun gözyaşları içerisinde kabul edilmiştir. İçinde birçok sakıncaları barındıran bu kanun özellikle tüketicilere karşı önemli ve ağır sorumluluklar yüklemektedir” diye konuştu.

PEKİ, ŞİMDİ NE OLACAK?
Yapılan son değişikliğin sonuçlarını da madde madde açıklayan İsmail Öztürk, “Bundan böyle tüketiciler kayıp kaçak bedellerinin geri alınması için mahkemelere gidemeyecektir. Çünkü bu yasa ile hak arama özgürlüğü yok edilmiştir.  Tüketicilerin açmış bulunduğu ve henüz sonuçlanmamış bulunan davalar düşecektir. Çünkü bu yasa ile kayıp kaçak bedellerinin tüketiciden istenmesi teminat altına alınmıştır. Dağıtım şirketlerinin yatırım harcamaları, doğrudan doğruya tüketici tarafından ödenecektir. Oysa alt yapı yatırımlarının ve teknik iyileştirmelerin muhatabı, enerjinin sahibidir. Asla tüketiciler olamaz. Bu yasa ile elektrik hırsızları ödüllendirilmiş bulunmaktadır. Onlar, alışık oldukları üzere elektriği çalmaya devam edecek, dürüst aboneler ise bu hırsızlığın da bedelini ödemeye devam edecektir” diyerek değişiklikleri madde madde sıraladı.

ANASAYASAYA AYKIRI BİR DÜZENLEME
“Son olarak ‘bu yasaya karşı nasıl tavır takınmalı’ konusunu değerlendirmek istiyorum” sözleriyle konuşmasını sürdüren İsmail Öztürk, “Öncelikli olarak parlamentoda çözüm aranmalıdır. Bu çerçevede, grubu bulunan siyasi partiler bu yasanın Anayasaya aykırı olduğu savıyla İPTAL davası açmalıdırlar. Anayasanın 2. ve 172. maddelerine aykırı olduğundan bahisle bu yasanın iptalini istemek mümkündür. Hukuk Genel Kurulunun kararına, bu kararda belirtilen üstün hukuk kurallarına rağmen meclisteki aritmetik çoğunluğa dayanan bir kabulle meclisten geçirilen bu yasa,     Cumhuriyetin niteliklerinin sayıldığı ve Anayasanın 2. Maddesinde ifadesini bulan hukuk devleti ilkesine açıkça aykırılık oluşturmaktadır. Keza Tüketicilerin Korunması başlıklı Anayasanın 172.maddesine göre “Devlet, tüketicileri koruyucu tedbirler” almakla yükümlüdür. Bu yasa ile değil tüketicilerin korunması, mevcut hakları bile elinden alınmış bulunmaktadır. Dolayısıyla Anayasanın 172.maddesi açıkça ihlal edilmiştir” açıklamalarında bulundu. 365/Haber Merkezi